Yıllarca Hürriyet Haber Ajansı (HHA) ve Doğan Haber Ajansı’nda (DHA) Silivri Temsilcisi olarak görev yapan İsmail Güçlü’nün dün doğum günüydü. 20 yıl boyunca Silivri Turizm Gençlik ve Spor Kulübü Derneği’nde Başkanlığı yürüten Güçlü’nün doğum gününe özel oğlu Batuhan Güçlü konuştu. Silivri’nin en eski gazetecilerinde biri olan İsmail Güçlü, dernek başkanlığını yaptığı dönemde birçok yoğurt festivali ve sünnet şölenleri düzenlemişti. Babasının izinden giderek mesleğini sürdüren Batuhan Güçlü, yaşadıklarını anlattı. ‘EVE GİDİYORSUN’ DEYİP GÖNDERDİLER!“Bugün benim için diğer günlerden daha farklı, bugün babamın doğum günü” diyen Batuhan Güçlü, “Eğer babam bugün de yaşasaydı 65 yaşında olacaktı. Dualar eşliğinde anıyorum. Bugün yine babam en büyük hazineyi bıraktı. Bana miras olarak mesleğini bıraktı. Bir gencin içten içe ağlaması ne kadar acı olsa da, geride kalanlara baktıkça insan teselli buluyor. Babamı Şırnak Uludere’de vatani görevimi yaptığım sıralarda kaybettim. Daha henüz 3 aylık bir askerken, dağda görev yaptığım sıralarda ‘Batuhan Güçlü baban rahatsızlanmış acilen evine gidiyorsun’ deyip gönderdiler. Fakat eve geldiğimde dökülen ağıtları duyunca neler olduğunu anladım. Başımdan kaynar sular döküldü. Şok olmuş durumdaydım” şeklinde konuştu.Güçlü, babasının öldüğü günü şu şekilde anlatmaya devam etti; ‘MORGA RUHSUZ İNDİM’“Annem bir yandan ağlıyor, komşular ve akrabalar ‘başınız sağ olsun’ diyor. Çok kötü bir durumdu benim için. İlk defa birisi bana ‘başınız sağ olsun’ dedi. Ne babamın bizden başka kimsesi vardı, ne de bizim. Ertesi gün babam toprağa verilecekti… Tarih 30 Eylül 2013. Babamı görmem için Silivri Mimarsinan Camii’nin morguna indirdiler beni. Rengim benzim gitmiş ve ruhsuz gibi indim. ‘İKİ ÖLÜM BENİ MAHFETTİ’En kötüsü de babamın gazeteci arkadaşı İlhan Uygun abimizin öldüğü gün, telefondan aradım. Bana İlhan abimizin öldüğünü söyledi. Aynı memleketlisiydi. Babam ölmeden 3 gün önce yaşandı bu olay. Telefonda ne kadar duygulandığını ve solunum yetmezliğinin belirtilerini yaşadığı için son yolculuğuna gidemediğini söyledi. Ağlamaklı bir sesle telefonu kapattık. Kapatır kapatmaz aradan 1 saat geçti ve askerlik arkadaşım Vedat Sezgin, ağlaya ağlaya telefon kulübelerinin olduğu yere geldi. Kendi babasının hasta olduğunu ve yoğun bakımda olduğunu söyleyip, apar topar evine gönderildi. Çok geçmeden babasının çoktan öldüğü ve yolda terbimin üzülmemesi için yalan söylendiği bildirildi. Meğer babası ölmüş… Onunla yan yana yatıyorduk. Vedat arkadaşımla birlikte perişan olduk. Aynı gün içerisinde 2 ölüm, beni mahvetti. ‘3 GÜN SONRA BABAMI KAYBETTİM’Hemen telefona tekrar sarıldım ve babama; ‘Baba kendine çok iyi bak. askerlik arkadaşımın da bugün babası öldü. Perişan oldu çocuk daha babasının öldüğünü bilmiyor. Yalan söyleyip sadece hastanede dediler. Kendine çok ama çok dikkat et. En küçük sıkıntıda direk hastaneye git. Be olursa olsun beni de mahvetmeyin buralarda’ dedim. Babamda ‘Merak etme oğlum. Bir şey olmaz bana. Sen oralarda kendine dikkat et’ dedi. Aradan 3 gün geçti ve babamın ölüm haberini aldım. Teskereye geldiğimde ise annem ve kardeşimin bana nasıl sarıldığını unutamıyorum. Çok başka bir şey bu duygu. 10 Şubat 1950 tarihinde doğmuştu babam. Onu hatırlayan herkese çok teşekkür ederim.”
MAGAZİN
11 Şubat 2015 - 19:44
Doğum günün kutlu olsun İsmail Güçlü!
Dün Silivrili Gazeteci İsmail Güçlü'nün doğum günüydü Geçtiğimiz yıl vefat eden Güçlü'nün oğlu Batuhan Güçlü babasıyla olan son konuşmasını anlattı.
MAGAZİN
11 Şubat 2015 - 19:44